Sümmer Mitolojisi: Nibiru kavramı ilk kez Sümmer metinlerinde karşımıza çıkar. "Nibiru", Eski Mezopotamya metinlerinde bir geçiş noktasi ya da astronomik bir nesne olarak anılır. Ancak, bu metinlerde bahsedilen Nibiru'nun bir gezegen olduğuna dair kesin bir kanıt yoktur.
Zecharia Sitchin ve "12. Gezegen": 1976'da Zecharia Sitchin, "12th Planet" adlı kitabında Nibiru'nun dev bir gezegen olduğunu ve her 3.600 yılda bir Güneş Sistemi'ne yaklaştığını ileri sürdü. Bu teori, Sümmer yazılarının yanlış yorumlanmasına dayanıyor.
astronomi ve Gözlemler: Modern astronomi, Nibiru'nun varlığını destekleyen herhangi bir kanıt bulamamıştır. Görünür bir yörüngede yer alan büyük bir gezegenin teleskoplarla veya diğer gözlem cihazlarıyla tespit edilmesi beklenirdi.
NASA'nın Açıklamaları: NASA, Nibiru'nun varlığını reddetmiş ve bu tür iddiaları "internet kaynaklı bir aldatmaca" olarak nitelendirmiştir. 2012 ve 2017 gibi yıllarda dile getirilen kıyamet senaryoları, bilimsel gerçeklikten uzaktır.
Kıyamet Senaryoları: Nibiru, çoğu zaman dünya çapındaki felaketlerin habercisi olarak gösterildi. "Dünya'ya çarpacak gizli gezegen" temalı iddialar, internet forumları ve sosyal medya platformlarında yaygınlaştı.
Edebiyat ve Sinema: Bilim kurgu eserlerinde ve belgesellerde Nibiru, bilinmeyenlerin sembolü haline geldi. Ancak bu tasvirler, çoğu zaman bilimsel değil kurgusal bir temele dayanır.
Nibiru'nun gerçekliği bilimsel kanıtlarla desteklenememiş olsa da, bu kavram insan hayal gücünü ve bilinmeyene olan merakı yansıtmaktadır. Bilim, bilinmeyeni açıklamak için vardır ve bu tür mitlerin araştırılması bilimsel yöntemlerin önemini bir kez daha ortaya koyar.
Sonuç olarak, Nibiru hakkındaki iddialar daha çok mitoloji ve popüler kültürden kaynaklanırken, bilim bu iddiaları destekleyecek bir veri sunmamaktadır. Ancak, bu tür köklü tartışmalar, insanların bilinmeyene olan ilgisini canlı tutmaya devam edecektir.
Yorum Yaz